Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği Kurucu üyesi Zafer Kıraç’ın geçen aylarda gelen şikayetler üzerine gittikleri çocuk cezaevinde, 12 yaşındaki tutuklu Alican’ın “Ses istiyorum. Burada kendi sesimden başka hiçbir şey yok. Müzik dinlemek istiyorum” sözleri üzerine aldıkları elektrikli radyolar cezaevi idaresinden, “Bu çocuklara para gelmiyor. Elektrik parasını ödeyemezler” diyerek 15 gün sonra geri gönderildi. Kargonun geri ödemeli olarak geldiğini söyleyen Kıraç, ” Alican’ın durumunu idareye bildirdiğimizde radyo alabileceğimizi onlar söylediler. Şimdi ise elektrik parası bahanesiyle bu çocukları ikinci kez cezalandırıyorlar” dedi.
“Elektrik parasını ödeyemezler diyerek gönderdiler”
10 yıldır cezaevlerinde insan hakları savunuculuğu üzerine çalışmalar yapan Kıraç, çocuklar için cezaevlerinde en büyük eksikliğin dış hayatla bağlantılarının kesilmesi olduğunu söyledi.Çocukların, aileleriyle kesilen iletişiminin yanında bir de iletişim araçlarından mahrum bırakılmasıyla daha da agresifleştiklerini ve dışarıya çıktıklarında suç işlemeye devam ettiklerini belirtti. İnceleme yaptıkları cezaevinde koğuş camlarının kırık olduğunu söyleyen Kıraç olayı şöyle anlattı: “Cezaevinde incelemelerimiz devam ederken görevliler Alican’ı yeni getiriyordu. Bizim sivil olduğumuzu gören Alican yanımıza koşarak, Lütfen beni kurtarın. Burada kalmak istemiyorum” diyerek ağlamaya başladı. Alican’ı yanımızdan alıp koğuşuna götürdüler. Daha sonra Alican’ın yanına gittim. Koğuş camı kırılmıştı. Nasıl olduğunu sordum. “Camları kafamla ben kırdım. Burada yapacak hiçbir şey yok. Kimseyle konuşamıyorum. Beni buradan kurtarın” dedi. Alican’a bu konuda elimizden bir şey gelmediğini anlattık ve bizden başka bir şey istemesini söyledik. Alican tereddüt etmeden. “Ses istiyorum, müzik dinlemek istiyorum” dedi. Bizde Alican’a ses götürdük ama elektrik parası onu sesten mahrum etti.”
“1500 çocuk yetişkinlerle kalıyor”
“Şuanda Türkiye’de 12-18 yaş arası 2480 çocuk tutuklu var. Bunların sadece üçte ikisi Çocuk Tutukevi’nde kalıyor. Çocuk tutukevi yetersizliğinden dolayı diğer çocuklar yetişkinlerle aynı cezaevini paylaşıyorlar. Yani çok küçük hatalar yapan çocuklar, gerçek suçlular ile aynı koğuşu paylaşıyor. Bu durumda psikolojik olarak, kendilerinden büyük olanlar o çocuklara şiddette uyguluyor, psikolojik baskıda. Çocuk içerideki baskıdan dolayı dışarı çıkınca tekrar suç işliyor. Alican’da bu çocuklardan sadece biri. Alican şuanda tahliye oldu ama “ne de olsa yine gireceğim” diyor. Eğer bu çocukları topluma kazandırmak istiyorsak, artık ciddi adımlar atılması lazım.”
Habermetraj / Can Sınav