‘Ergenekon davası görülürken siyasetçiler, Türkiye bağırsaklarını temizliyor diye konuşuyordu. Bugün ben de diyorum ki, Türkiye iliklerine kadar işlemiş kanseri temizliyor’ diyen Çömez şöyle devam etti: ‘Ergenekon davası görülürken ‘her yerden silah fışkırıyor’ manşetlerinden geçilmiyordu. Bugün silahların aslında kimin elinde olduğu ve hangi amaç için kullanıldığı ortaya çıkıyor.
Bir zamanlar Türkiye, camiler bombalanacaktı paranoyası ile yatıp kalkıyordu. Bugün bu alçak planların gerçek mimarlarının kimler olduğu ortaya çıkıyor.’
“FETÖ benim üzerimden Erdoğan’ı hedef seçti”
Ergenekon davalarının en hararetle görüldüğü dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ailesini davet ettiğini dile getiren Çömez, kendisine bu vesile ile bir mektup ilettiğini ve mektupta şu ifadeleri kullandığını söyledi.
‘Bugün sizin haz etmediğiniz insanlar haksız yere hapishanelerde çürütülüyor. Bunların suçlu olduğuna inandırılmış da olabilirsiniz. Ve yaşanan gelişmelerden memnunluk da duyabilirsiniz. Ama şunu hatırınızda tutun; gerçek bir gün ortaya çıkacak ve bunun alçakça kurgulanmış bir tezgah olduğunu siz de göreceksiniz. Bu tezgahın mimarlarının son hedefinin siz olduğunu, günü geldiğinde aynı şeyi size de yapacaklarını unutmayın’.
Türkiye’nin, o gün altını çizdiği gerçekle bugün yüzleştiğini belirten Çömez, FETÖ’nün basit bir çete olmadığı, devleti ve milleti hedef alan bir terör örgütü olduğunun ortaya çıktığını da dile getirdi.
Çömez şunları söyledi: ‘Türkiye’nin bugüne kadar hiç tanışmadığı tipteki bu örgüt, medyayı, sermayeyi ve devletin tüm unsurlarını kullanmakla kalmadı; son olarak en ağır silahları kullanarak milletin kalbini hedef aldı.
Allah’a şükür ki, milletin sağduyusu, cesareti, başta Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm siyaset kurumunun sorumlu ve kararlı tutumu bu alçak saldırıyı olabilecek en az hasarla bertaraf etti.
Sorumluların tümünün ortaya çıkartılması ve bugüne kadar işledikleri tüm suçların cezalarının hukuk düzeni içinde verilmesi, inanıyorum ki sağduyu sahibi tüm vatandaşların talebidir’
Buradan çıkartılması gereken dersler de vardır şüphesiz. Siyaset kurumun iyi ile kötüyü, güzel ile çirkini, yalan ile doğruyu hakkaniyetli bir şekilde ayırma zamanıdır. Kin tutmadan, adaletten ayrılmadan gerçeğe ulaşma zamanıdır. Ve hepsinden önemlisi, huzurun güvenin ve istikrarın yeniden tesisi için gerçekçi, kararlı ve kalıcı adımlar atma zamanıdır.