Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti

Velayet, çocuğun yüksek yararının gözetilmesi suretiyle fizyolojik, psikolojik ve ahlaki bakımdan hayata hazırlanmasına olanak sağlayacak bir veli-çocuk ilişkisinin sağlanması ve bu ilişkinin hukuki statüsünün çerçevesinin çizilmesidir.

Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Haber Metraj
moyo

 

Velayet, çocuğun yüksek yararının gözetilmesi suretiyle fizyolojik, psikolojik ve ahlaki bakımdan hayata hazırlanmasına olanak sağlayacak bir veli-çocuk ilişkisinin sağlanması ve bu ilişkinin hukuki statüsünün çerçevesinin çizilmesidir. Evlilik birliği içerisinde anne ve baba, çocuğun bakım ve gözetimine dair sorumluluğu birlikte yüklenir; çocuğun fiziki ve hukuki tehditlerden korunması, 3. Kişi ve kurumlar nezdinde temsil edilmesi ve eğitimini alması hususlarına dair kararları ve önlemleri beraber alırlar.

Ancak boşanma halinde çocuğun velayetinin nasıl değerlendirileceği hususu ebeveynler için tam bir muammadır. Yaygın kanının aksine boşanma ile birlikte müşterek velayet ilişkisi sona ermektedir. Ülkemizde ortak velayet uygulamasının hayata geçirilmesi hukuken söz konusu değildir. Her ne kadar bazı hakimlerin anlaşmalı boşanma davaları özelinde ortak velayet hususunu kabul ettikleri görülmekteyse de, bu durumun Türk hukuk sistemine göre hukuki dayanaktan yoksun olduğu hususu tartışmasızdır. Yine de bu neviden bir talebi olan çiftlerin, durumu alanında uzman bir anlaşmalı boşanma avukatı ile görüşmesinde fayda vardır. Velayet, kamu düzenine ilişkindir. Bu kamu düzenine ilişkin olma durumundan dolayı velayet, boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi, boşanma davasından sonra müşterek çocuğun veya çocukların 18 yaşına girip ergin olacakları ana kadar da ayrıca talep edilmesi mümkündür.

Velayetin değiştirilmesi davası ya da halk arasında daha yaygın olarak bilinen adıyla velayet davası, boşanmada velayet talebinde bulunmayan ya da velayet talebinde bulunmakla birlikte, bu talebi reddedilmiş olan ebeveynin, müşterek çocuk veya çocukların velayetini almış olan diğer ebeveyne açacağı ya da taraflar arasında hiç evlilik birliği kurulmamışsa velayet anneye ait olacağından dolayı çeşitli nedenlerin varlığı halinde biyolojik babanın velayet kendisinde bulunan anneye açacağı davadır.

Ülkemizde genellikle velayetin kadına bırakıldığı görülmekteyse de, velayetin mutlaka kadına bırakılması gibi bir durum söz konusu değildir. Yine de, özellikle 0-8 yaş çocukların pedagog raporu veya sosyal ekonomik durum raporu ile kadına bırakılması, erken çocukluk döneminde anne-çocuk ilişkisinin kurulabilmesinin önemi de dikkate alınarak tavsiye edilmektedir. Fakat annenin uyuşturucu veya alkol bağımlısı olması, çocuğu suiistimal edici nitelikte davranışlar sergilemiş olması, çocuğa psikolojik veya fiziksel şiddet uyguluyor olması, çocuğun kişisel gelişimi için yeterli imkan sağlamıyor olması gibi sebeplerin varlığı halinde ve bu sebeplerin mahkeme huzurunda ispatlanmasıyla birlikte bebeklik ve çocukluk döneminde de müşterek çocuğun babaya verilmesi mümkündür. Detaylı bilgi için Ankara hukuk büroları ile iletişime geçilmesini tavsiye etmekteyiz. Çünkü yukarıda bahsetmiş olduğumuz gibi, boşanma davasında ileri sürülen velayet taleplerinde de, boşanma davası sonrasında açılan velayet davalarında da esas alınan hukuki ilke “çocuğun üstün yararı”nın gözetilmesidir.

Advert
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Sel, travma sürecini uzattı! Şimdi hayal kırıklığı evresindeyiz…
Sel, travma sürecini uzattı! Şimdi hayal kırıklığı evresindeyiz…
Şap hastalığı insanlarda ölümcül etkilere yol açmıyor
Şap hastalığı insanlarda ölümcül etkilere yol açmıyor