“
Suriye’de sürdürülen vekalet savaşlarının sonu gelmiştir”Kurtulmuş, Suriye’de yaşanan olaylara ilişkin şunları söyledi:
‘Suriye, örgütler konfederasyonu haline gelmiş vaziyette. Her örgütün arkasına baktığınızda şu ülke, bu ülke. Bu ülkeler desteklerini veriyor ve vekalet savaşlarıyla orta doğuda bölgesel güç elde etmenin peşine konuşuyorlar. Olan Suriye halkına oldu. 450 bin masum Suriyeli öldü. Suriye bu durumdan çıkmak zorundadır. Eğer bu kaos ve kriz çözülemezse, çok açık söylüyorum Suriye’de sürdürülen vekalet savaşlarının sonu gelmiştir. Bundan sonra Suriye’deki vekalet savaşlarının arkasında duranlar, Suriye kaynaklı bölgesel savaşın ve giderek küresel bir savaşın içinde kendilerini bulurlar. Suriye’de ben çözümden yana bir umut doğduğu kanaatindeyim. Türkiye olarak da Suriye’de barışın sağlanması, ama yukarıdan empoze edilmiş bir barış değil, Suriye halkının istediği bir barışın kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Türkiye olarak buna destek verdiğimizi belirtmek istiyorum.’
“Suriyeliler üzerinden provokasyon yapmak isteyen, puslu havaları seven bazı çakallar olabilir”
Beyşehir’de geçen cumartesi günü köpeğe tekme atma tartışmasında 1’i Suriyeli 2 kişinin öldüğü, 3 Suriyelinin de yaralandığı olayı hatırlatan Numan Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Milletimizi buradan uyarıyorum. Aman ha sakın ha dikkat. Suriyeliler üzerinden provokasyon yapmak isteyen, puslu havaları seven bazı çakallar olabilir. Dolayısıyla bu puslu havadan yararlanmak isteyen provokatörlere asla imkan tanımayın. Muhacirlere ensarlık vazifesi görmüş olan bir milletiz. Dolayısıyla kimsenin provokasyonlarına müsaade etmeyin, kimsenin bu konuda ortalığı karıştırmasına vesile olmayın. Milletimiz uyanık duracaktır.’
“Türkiye buradaki kardeşlerimizden nasıl istifade edebilir bunun üzerine çalışılıyor”
Kurtulmuş, Suriyelilere vatandaşlık verilmesi konusunda henüz kesin bir kararın olmadığını ama bu yönde çalışmaların sürdüğünü belirtti. Kurtulmuş şöyle dedi:
‘Suriyelilere vatandaşlık veriliyor mu, verilmiyor mu tartışmaları üzerinden toplumsal hassasiyetleri kaşımak isteyenler olabilir. Henüz bu konuda kesin bir kararın olmadığını, İçişleri Bakanlığı tarafından bu konular üzerinde çalışmaların yapıldığı bir kere daha ifade etmek isterim. Suriyeli’lere mülteci olarak sahip çıkmak işin birinci kısmıydı. İşin İkinci kısmı da bu insanlar Türkiye’ye nasıl yararlı olabilirler, Türkiye buradaki kardeşlerimizden nasıl istifade edebilir bunun üzerine çalışılıyor.’
“Türkiye bu bölgenin barış adası haline gelmesi için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirecektir”
Kurtulmuş, hükümet olarak dış politikada barışçıl bir evreye geçilmesi için gerekli adımların atılacağını ifade ederek şöyle konuştu:
’65’inci hükümetin programını meclisten açıklarken, hükümet programımızın 5 ana sütun üzerinde oturduğunu ifade etmiştik. Bunlardan birisi değişen şartlar çerçevesinde dış politikada yeni perspektiflerin ortaya konulması ve Türkiye’nin dış politikada barışçıl bir evreye geçmesinin adımlarını atılması. Bu çerçevede bölgemizdeki rızaya, müzakereye dayalı görüşmelerle Türkiye bu bölgenin barış adası haline gelmesi ve istikrarın sağlanması için üzerine düşen sorumlulukları yerine getirecektir.’
“Türkiye’nin çevresindeki ülkelerle barışırken ilkelerinden taviz verilmeyecek”
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye’nin çevresindeki ülkelerle barışırken ilkelerinden taviz verilmeyeceğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye, çevresindeki ülkelerle barışırken ne barıştan, ne uzlaşıdan, ne hukukun üstünlüğünden, ne özgürlükten, ne demokrasiden, ne adalet ilkelerinden taviz veremeden, yeni bir barış düzeninin kurulması için elinden gelen gayreti ortaya koyuyor. Suriye’nin bütünlük içinde bir komşu ülke olarak halkın istediği şekilde bir rejimle yoluna devam etmesi, Irak’ta merkezi hükümet ile diğer bölgesel yönetimin uzlaşı içinde ama tek bir Irak olarak yoluna devam etmesi, Mısırla, Mısır halkı ile yeniden köprülerin kurulup adalet temelinde, özgürlük temelinde, yeni bir Mısır’ın inşasına Türkiye’nin katkısı mümkün olur, imkan dahilinde olur.’