Özel’in TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı okuduğu mektup:
Açığa alınan kaymakamın mektubu
“Gördes Kaymakamını aradım, ’Derhâl ilçene dön, emniyeti, direnişi hazır hâle getir. Bu darbeye karşı hep beraber direnmeliyiz.’ dedim. İzmir’deydi Gördes Kaymakamı.” Sonra “Alaşehir Kaymakamını aradım o gece ve dedim ki: ’Ne yapıyorsunuz?’ Tertibat aldıklarını ve sonuna kadar direneceklerini söyledi. Memnun oldum, ’Aynı durumdayız kardeşim.’ dedim.” diyor. Buraya bir es vereyim. Alaşehir’de trafik kazası olunca 5 tarım işçisi hayatını kaybetti. Gittim, Alaşehir Kaymakamına “Bu görüşme oldu mu?” dedim, “Abi, aynen öyle oldu.” dedi. Buradaki tüm kaymakamlar hayatta, görevde, tek tek arayıp sorabilirsiniz “O gece sizi arayıp bunları dedi mi?” diye. Demirci Kaymakamıyla görüşmesini, Salihli Belediye Başkanının -ki MHP’lidir- MHP’li belediye başkanının “Biz de darbeye direniyoruz, siz de direnin Kaymakamım.” dediğini, Gölbaşı’ndaki Kaymakamı eskiden tanıdığını, sabaha karşı Gölbaşı rahatlayınca aradığını, Kaymakam Şahin Aslan’a “Ağabey geçmiş olsun.’ dediğini, onun da “Çok şükür Gölbaşı tamam, bizim hâkimiyetimizde ancak çok şehit verdik.”
“Yargısız insaf suçtur”
“Ben halkı WhatsApp grubundan sokağa çağırdım; Ahmetli’de, Salihli’de hep birlikte direndik ama 17’sinde birileri bana paralelci demişler diye görevden aldılar. Kızım, ben doktor ol istiyordum, sen diş hekimi; yüksek puan aldın, ne istiyorsan onu yap. Kızım, artık baban öldü diye benim istediğimi yapma, sen neyde mutlu olacaksan o mesleği seç.”
“Ben, 2002’den önceki eski Türkiye’den çok rahatsızdım, sağ olsun Recep Tayyip Erdoğan geldi, ben onun için çalıştım. Bana bu kara lekeyi çalanlar…” Hemen hemen hiç varlığımız yok, biliyorum, size pek bir şey bırakamadığım için üzgünüm. Sakın Başkomutanımıza, Hükûmetimize kırgınlık göstermeyin, olağanüstü zamanlarda böyle şeyler olur, her şey birbirine karışır. Siz, Allah’a emanet olun.”